Sokrates Kimdir? Biyografi Sayfası

25.10.2021
290
Sokrates Kimdir? Biyografi Sayfası

Sokrates Kimdir? Biyografi, bölümünde Sokrates Kimdir? Biyografi sayfası ile karşınızdayız. Sokrates Kimdir? Biyografi detayları ile daha da iyi tanıyalım.

Sokrates Kimdir? Biyografi – Kaç Yaşında – Memleketi Neresi

Sokrates

Sokrates, (M.Ö. 470-399) Atina’da dünyaya geldi ve iyi bir eğitim görmüştür. Babası, onu kendi mesleğinde, yani bir heykeltıraş olarak yetiştirmek istediği halde, Sokrates felsefeye ilgi duymuştur.

Meydanlarda, tiyatrolarda ve yollarda felsefi tartışmaların yapıldığı bir ortam içinde böyle bir istek gayet doğaldı. Sokrates, aritmetik, geometri, astronomi ve politikaya ilişkin yeterli düzeyde bilgiye sahipti. Çok kolay bir yaşam sürmüştü. Her ne kadar görüşlerinin oldukça etkili olduğu kabul edilmişse de, hiçbir yapıt kaleme almamıştır. Onu iki öğrencisi, Platon ve Ksenofanes’in yazdıklarından tanımaktayız.

Sokrates diğer sofistlerden fazla farklıydı. Düzenli bir öğretim yapmıyor ve öğrencilerinden ücret almıyordu. “Kendini bil!” ilkesi ışığında, düşünürlerin bakışlarını evrenden insana çevirmişti. Evreni anlamlandırmadan önce kendimizi anlamlandıralım; “Biz kimiz?” bu sorunun yanıtını verelim diyordu. Bu nedenle, yalnızca bir tarlayı ölçebilecek düzeydeki geometri bilgisini yeterli buluyor, daha zor matematik problemleriyle uğraşmanın yararsız olduğuna işaret ediyordu. Ona göre, insanlara, pratik ahlak kaidelerinı öğretmek daha isabetli olacaktı. Böylelikle Sokrates, kuramsal bilim ve uygulamalı bilim tartışmasını da açmış oluyordu.

Sokrates ilk anlam bilimcidir; anlamları belirlenmemiş kavramların ve terimlerin kullanılmasının sakındığına temas etmiştir. Her çeşit bilgide, kavramların ve terimlerin açık ve seçik bir biçimde tanımlamalarının yapılması gerektiğini savunmuş olması, dolaylı yoldan da olsa, bilimin ilerlemesine küçümsenemeyecek ölçüde katkıda bulunmuştur.

Kehanet anlatısı, genelde Sokrates’in, bilgelikleriyle ünlenenlere yöneltip onları bunalttığı soruları akla getirir. Bu tür yaklaşımlar “çürütme” (elenchos) denen belli bir kalıp içinde sergilenirler. Bu yöntem felsefe tarihinin ilk yöntemi olması yönünden son derece mühimdir. Eski Yunanca’da “sınamadan geçirmek” veya “çürütme” manasına gelen elenchos yöntemi, doğruluğundan şüphe duyulmayan bir sava karşı yöneltilen çeşitli sorularla, yapılan açıklamalarla, savın kapsamının olabildiğince genişletilmesiyle, en sonunda savın kendi içine taşıdığı çelişki ve tutarsızlıkların ispatlanmasıyla doğruluk savlarının çürütülmesinin amaçlandığı düşünsel diyalektik bir zamandan buluşmaktedir. Sokrates tarzı bu çürütme şu aşamalardan meydana gelir;
Yanıtlayan, çürütmenin amacını oluşturacak p önermesini savunur;

Sokrates akıl yürütmenin ürünü q ve r önermeleri üzerinde yanıtlayan ile tartışmasız hem fikir olur; Sokrates’i yanıtlayana q ve r önermelerinden fakat zıt –p önermesine ulaşacağını ispatlar; Sokrates bu noktada p’nin yanlış, zıt p’nin doğru olduğunun gösterildiğini ileri sürer.

Sokrates’e göre çürütme uygulaması o denli mühimdir ki Savunma da bunun felsefeyle aynı şey olduğunu savunur. Filozofça yaşamanın insanın kendisini ve başkasını sürekli olarak sınamak olduğunu açıklar (28e, 29c-d). Bu anlamda Sokrates’in diyalektik uslamlama yönteminin amacı bireylerin iyiye, güzele, erdeme yönelik sürekli olarak bir felsefe arayışı içinde olmalarının sağlanmasıdır. Diyalektik yöntemde yanıt arayan hemen bütün sorular, “Güzel nedir?”, “Bilgi nedir?”, “Zaman nedir?” gibi ne?-lik bildiren bir şeyin özünü veya doğasını bilmeye yönelik ana soru yapısından türerler. Sokrates karşılıklı konuşmalardan yola çıkarak yüzeysel bilginin, bir kavramı tanımlatmayı, tanıtlatmayı amacında olan sorularla diyalogu istenen doğrultuda yönlendirir. Bu karşılıklı konuşmalarda konuşmacıların dile getirdiklerinde bulunan tutarsızlıklar ve çelişkiler görülmektedirılarak yüzeysel bilginin, en önemlisi de doğru diye bilinen sanıların bırakılmasını sağlamış olacaktır.

Diyalektik yönteminin en belirgin emsallari Kriton ile Lysis diyaloglarıdır. Sokrates’in uyguladığı şekiliyle bu yöntem bilginin bulunmaktan çok hep aranması gereken bir şey olarak görüldüğünün başlıca ispatıdır.

Sokrates öldükten sonra “Sokratik Diyaloglar” edebiyatı ortaya çıkmıştır. Diyaloglar içinde ilk sırayı Platon’un yazdığı diyaloglar alır. Sokrates’in Savunması, Kriton, Phaidon, Şölen (Symposion), Theaitetos, Timaeos, Lakhes, Euthyphron adlı diyaloglarında Sokrates’in portresini sergilermiş. İkinci sırada ise Ksenophon Apomnemoneumata adlı yapıtı yer alır.

Sokrates’ in kişiliği üzerine birbirine zıt görüşler ortaya atılmıştır. Platon’a göre dengeli bir kişi olan Sokrates çağdaşı Spintharos’a göre sert mizaçlı nefsine hakim biri olma özelliğini taşır. Lakin Sokrates’e karşı bir saldırı da mevcuttur: Aristophanes’in M.Ö 423 senesinde sergilediği Bulutlar adlı komedyasında Sokrates, sözcüklerle oynayan, öğretileri ile ahlakı ve devleti baltalayan gençleri babalarıyla, devletin otoritesini sorgulamaya yönelten bir sofist olarak canlandırılarak eleştirilmiştir.

Ayrıca Sokrates ile alakalı diyaloglarda Sokrates’in içindeki tanrısal sesten (daimon) bahsedilir. Bu güç ona ne gibi davranışlardan kaçınması gerektiği hususunda ilham vermektedir.

Sokrates’i Immanuel Kant, “aklın ideali”, Hegel, “bir insanlık kahramanı, felsefesini yazmayan ama yaşayan gerçek bir filozof” olarak tanımlar. Nietzsche ise tersine, onu, ölüm korkusu nedir bilmeyen, yaşayan biri olarak değil de salt akıl olarak ölen ve yaşamın içgüdüsünden tamamıyla kopmuş bir “canavar” olarak tasvir eder.

Sokrates’e ait yazılı bir eser günümüze ulaşmamıştır. Bu nedenle tüm öğretimini sözel olarak yaptığı yargısına varılmaktadır. Sokrates ile ilgiliki bilgiler başkalarının aracılığı ile günümüze kadar gelmiştir. Bugün fiilen sahip olduğumuz eserleri yazmış olan başlıca filozof Platon’dur. Platon, Sokrates’in öğrencisidir. Sokrates’e ilişkin bilgilerin büyük çoğunluğu Platon’un yazılarından elde edilmektedir. Platon Sokrates’in anısını canlı tutmak için onu ve onun öğretilerini anlatan yazılar yazmıştır.

Sokrates’in ruhunu yaşatmak, Platon için, Sokrates’in yaptığı tarzda felsefe yapmak manasına gelmektedir. Platon, Sokrates öldüğünde otuz bir yaşındadır. Sokrates öldükten sonra MÖ 4. yüzyılın ilk yarısında Atina’nın ünlü okulu olan ve bugünkü modern üniversitenin ilk örneği sayılabilecek Akademia Okulu’nu kurmuştur ve eserlerini orada yazmıştır.


Sokratesçi Okullar

Yunan felsefesinin en büyük filozofu Sokrates’in ölümünün sonrasında onun anısını canlı tutmak için eserler yazıya döküldüğı gibi bazı okullar da kurulmuştur. Bu kuruluşların hepsi Sokrates’in düşünsel anlamda gerçek seyircileri olma savıyla kurulmuştur. Bu okullar içinde “Megara okulu”, “Kinikler okulu”, “Kirene okulu”, “Elis-Eteria okulu” sayılabilir. Bu okullar, Sokrates’in, gerek kişilik özelliklerinden, gerekse düşüncelerinden fazla derin biçimde etkilenmişlerdir.

MÖ 4. yüzyılın başlarında Sokrates’in ilk öğrencilerinden Megaralı Eukleides, Megara Okulu’nu kurmuştur. Bu okul felsefedeki yerini daha çok Aristoteles eleştirileri ve mantık alanında yaptığı katkılarla belirlemiştir. Atina’lı Antisthenes ve Sinop’lu Diogenes’in öncülüğünü ettiği bir diğer Sokratesçi kuruluş ise Kinik Okulu’dur. Bu okul bireyin erdem ile mutluluğa ulaşabilmesi için kendi kendiyle yetinip, tüm yapay gereksinimlerinden sıyrılması gerektiğini savunur. Aristippos aracılığıyla kurulan Kirene Okulu ise Kinik Okulu ile taban tabana zıt düşünceleri savunur. Sokrates’in sürekli olarak sözünü ettiği erdem üstüne kurulu mutluluğun, tat almada, bütün haz yaşantısında olduğu kanısına varılmaktadır. Kirene Okulu’nun savunduğu bu temel görüş “haz” manasına gelen Yunanca’daki “hedone” sözcüğünden türeyerek “hazcılık” (hedonizm) diye anılan felsefe öğretisinin de ilk örneğidir. Elis-Eretria Okulu ise Sokrates’in ölümünün hemen sonrasında öğrencisi Elisli Phaidon tarafindan kurulmuştur. Sokrates’in izinden giden tüm okullar gibi bu okul da ahlak felsefesini baş köşeye yerleştirmiştir. Bu felsefe okulu bunun yanı sıra Sokrates’in soylu yaşamını, bu yaşamdan alınacak dersleri ve insan yaşamında felsefenin yerini vurgulamak üzere kurulmuştur.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.