Nevşin Mengü, 1982 senesinde Ankara’da dünyaya geldi. İlköğretim eğitimini Ankara’da, orta öğretim eğitimini Ted Ankara Koleji’nde, lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde, yüksek lisans eğitimini de Galatasaray Üniversitesi’nde Türkiye Üzerine Toplumsal İncelemeler üzerine bitirdi. Nevşin Mengü, politikacı Şahin Mengü’nün kızıdır.
Televizyonculuğa 2005 senesinde Kanaltürk televizyonunda başlamış, bu kanalda Kadınlar Kulübü adlı programı sunmuştur.
Bir yıl sonra Habertürk’de muhabirliğe başlayan Mengü, One Ajans aracılığıyla gelen Tahran muhabirliği teklifi üzerine bu kanaldaki görevini bırakır, 1,5 yıl Ajansın Tahran temsilciliği yapar.Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’na prodüksiyon ve iletişim hizmetleri sağlayan One Ajans’ta bir süre görev alan sunucu, altı ay Hürriyet Gazetesi’nde de çalışmıştır. CNN Türk kanalında editörlük ve sunuculuk yapmaktadır.
Mengü; Temmuz 2011’de elemanı olduğu meyda grubu DYH’in bünyesindeki Kanal D’nin ana haber sunucusu Mehmet Ali Birand’ın sağlık poblemleri sebebiyle yayın yapamaması sonucu aynı gün içinde iki farklı televizyon kanalında ana haber bülteni sunarak televizyonculuk tarihine geçmiştir.
TBMM’de Hakkında Konuşulması
Aralık 2010’da dönemin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlığına bağlı kurumların bütçeleri ve kurumlarıyla alakalı milletvekillerinin sorularına TBMM Genel Kurulu’nda yanıt verirken “TRT’yi kadroculukla suçluyorsunuz ama bir CHP milletvekilinin kızı TRT’den maaşlı çalıştı” dedi. Bunun üzerine söz alan (dönemin) CHP Milletvekili, Nevşin Mengü’nün babası Şahin Mengü, “TBMM çatısı altında önceden de kızımın TRT’de çalıştığı ve maaş aldığı iddia edildi. Ben bunu TRT Genel Müdürü’ne de sordum. (Bizim maaşlı personelimiz değil) dedi. Şimdi aynı konu yine burada çarptırılıyor. Benim kızım ülkeler arası bir ajansın Tahran muhabirliğini yaptı, haberleri TRT’de çıktı özel kanallarda da.. Kızımın TRT’den bir gün maaş aldığını ispat edin, bugün milletvekilliğinden istifa ederim” dedi. Nevşin Mengü sonrasındaki bir röportajında şöyle der:
“ Sayın Arınç babama katılmayabilir düşüncesi olarak tartışabilirler, bambaşka ama “TRT’ye çalışmış, çalışmamış…”: Sonuçta ben gazeteciyim, babama iliştirilmiş bir gazeteci değilim. Basın yayın kuruluşunda birden fazla yerde çalıştım ve babamın hiçbir zaman bir inisiyatifi olmamıştır. Ben arayıp sorarım “Geçsem iyi olur mu?” diye. O da “Kendin bilirsin” der. Aile içinde bi hayli demokratiğizdir.. ”
